English - Turkish
Definition of (1) of a squeeze: against (only) one opponent and extending over three suits in English Turkish dictionary
- triple
- üç vurgulu tempo
- triple
- inançsız
- triple
- üç katına çıkmak
- triple
- (Spor) üç kalelik bir top vuruşu
- triple
- üç bölümlü
- triple
- üç kat fazla
- triple
- {s} üç misli
- triple
- üçlü
Tom üçlü bir gökkuşağı gördü.
-Tom saw a triple rainbow.
O, üçlü atlamada yeni bir rekor kıracağından emin.
-He is sure to set a new record in the triple jump.
- triple
- Üçler ittifakı
- triple
- (fiil) üç katına çıkarmak, üç misline çıkmak
- triple
- {f} üç misline çıkmak
- triple
- üçlü,v.üç misli büyü: adj.üçlü
- triple
- triple measure
- triple
- {s} üç kat
Geçici işçilerin sayısı 2003'ten beri neredeyse üç katına ulaştı.
-The number of temporary workers has almost tripled since 2003.
Sanayi devriminden beri dünya nüfusu üç kattan daha fazla arttı.
-Since the Industrial Revolution, the world population has more than tripled.
- triple
- beysbol üç kalelik bir top vuruşu
- triple
- triple time müz
Related Terms
English - English
Definition of (1) of a squeeze: against (only) one opponent and extending over three suits in English English dictionary
- triple
(1) of a squeeze: against (only) one opponent and extending over three suits
Hyphenation
(1) of a squeeze: a·gainst (only) one op·po·nent and extending over three suitsPronunciation
Resimler
Favorites