(1) a female (2) nickname for anyone short

listen to the pronunciation of (1) a female (2) nickname for anyone short
English - Turkish

Definition of (1) a female (2) nickname for anyone short in English Turkish dictionary

chick
{i} civciv

Tavuğun civcivleri yumurtadan çıkıyorlar. - The hen's chicks are hatching.

Tom civcivleri bir karton kutuya koydu. - Tom put the chicks in a cardboard box.

chick
piliç

Akşam yemeği için piliç var mı? - Is there chicken for dinner?

Tabakta bir parça piliç, bir patates ve biraz yeşil bezelye vardı. - On the plate was a piece of chicken, a potato and some green peas.

chick
{i} argo genç kız, piliç
chick
(Spor) amigo kız
chick
(Argo) çıtır
chick
parça

Tabakta bir parça piliç, bir patates ve biraz yeşil bezelye vardı. - On the plate was a piece of chicken, a potato and some green peas.

chick
cüce
chick
yavru kuş
chick
güzel kız
chick
yavru
chick
(Hayvan Bilim, Zooloji) Kuş yavrusu
chick
{i} kız

Tom bir ekstra-baharat kovası, kızarmış piliç ve bir konteyner lahana salatası ısmarladı. - Tom bought a bucket of extra-spicy fried chicken and a container of coleslaw.

Maşa kullanmadan tavuk kızartabilen bir adamın videosunu izledim. - I saw a video of a man who can fry chicken without using tongs.

chick
çocuk

Ben bir çocukken su çiçeği geçirdim. - I had chicken pox when I was a kid.

Su çiçeği çocuklarda yaygın bir hastalıktır. - Chicken pox is a common sickness in children.

chick
genç kız
English - English
chick
(1) a female (2) nickname for anyone short
Favorites