(öffentliches) versprechen

listen to the pronunciation of (öffentliches) versprechen
English - Turkish

Definition of (öffentliches) versprechen in English Turkish dictionary

commitment
{i} taahhüt

Bugünün yoğun dünyasında, birçok kişi sürekli ev, iş ve sosyal taahhütlerinde hile yapıyor. - In today's busy world, many people are constantly juggling home, work and social commitments.

Tom taahhütten yoksundu. - Tom lacked commitment.

commitment
{i} vâât
commitment
(Politika, Siyaset) adanmışlık
commitment
{i} bağlılık, sadakat
commitment
kararlılık
commitment
(Kanun) mükellefiyet
commitment
bağıtlılık
commitment
üstenme
commitment
(Ticaret) borç yükümlülüğü
commitment
üstlenme
commitment
söz

Üzgünüm, benim zaten başka bir sözüm var. - I'm sorry, I already have another commitment.

Ne yazık ki bir sözüm var. - Unfortunately, I have a commitment.

commitment
teslim etme
commitment
yükümlülük
commitment
{i} kesin karar
commitment
(Askeri) TAAHHÜT; TAHSİS; HAPSE GÖNDERME; TEVKİF BELGESİ
commitment
{i} suç işleme
commitment
(isim) söz, vâât, taahhüt; teslim etme; suç işleme; bağlantı; hapis hükmü
commitment
(Mukavele) vaat, taahhüt; kesin karar; yükümlülük
German - English
commitment
pledge