'twixt

listen to the pronunciation of 'twixt
English - Turkish

Definition of 'twixt in English Turkish dictionary

between
arasına

Tom Mary ve eşinin arasına oturdu. - Tom sat down between Mary and her husband.

Tom Mary ve John'un arasına sığışmaya çalıştı. - Tom tried to squeeze in between Mary and John.

between
arasında

Esperanto: Avrupa veya Asya dili denemesinde Claude Piron, Esperanto ve Çince arasındaki benzerliği gösterdi ve Esperanto'nun yalnızca Avrupa merkezli olduğunu ortaya koydu. - In his essay Esperanto: European or Asiatic language Claude Piron has shown the similarities between Esperanto and Chinese, thereby putting to rest the notion that Esperanto is purely eurocentric.

Teoride, teori ve pratik arasında hiçbir fark yoktur. Fakat pratikte, var. - In theory, there is no difference between theory and practice. But, in practice, there is.

between
in between sallantıda
between
Xbetween arada
between
ortada
between
ila

Titanik'in batışında 1490 ila 1635 kişi öldü. - Between 1,490 and 1,635 people died in the sinking of the Titanic.

Akşam yemeği saat 9 ila 12 arasında servis edilir. - The evening meal is served between 9 and 12.

between
aralık

Onlar arasındaki aralık daraldı. - The gap between them has narrowed.

Japonya ve Amerika Birleşik Devletleri arasındaki bir savaşın patlak verdiği Aralık 1941'de henüz doğmamıştım. - I was not yet born when a war between Japan and the U.S. broke out in December 1941.

between
aralarında

Tom ve Mary parayı kendi aralarında paylaştılar. - Tom and Mary divided the money between themselves.

İki erkek çocuk yemeklerini kendi aralarında pişirdi. - The two boys cooked their meal between them.

between
arada

Biz ev sahibesine kirayı ödersek, yiyecek için hiç paramız olmayacak; iki arada bir derede. - If we pay the rent to the landlady, we won't have any money for food; we are between the devil and the deep blue sea.

Arada hep bir kadın var. - There's always a woman in between.

between
between arasında
between
few and far between nadiren
between
araya

Onun İlk askeri deneyimleri İngiliz sömürge imparatorluğu ve bağımsızlık arayan Boerler arasındaki savaşta yer aldı. - His first military experiences took place in the war between the British colonial empire and the Boers, who sought independence.

between
aralarından
between
ortaya

Esperanto: Avrupa veya Asya dili denemesinde Claude Piron, Esperanto ve Çince arasındaki benzerliği gösterdi ve Esperanto'nun yalnızca Avrupa merkezli olduğunu ortaya koydu. - In his essay Esperanto: European or Asiatic language Claude Piron has shown the similarities between Esperanto and Chinese, thereby putting to rest the notion that Esperanto is purely eurocentric.

Onların aralarındaki rekabet kısa sürede ortaya çıktı. - The rivalry between them was soon apparent.

between
seyrek

Taksiler sağanak sırasında seyrekti. - Taxis are few and far between during a rainstorm.

between
(zarf) arada, ortasında, araya, arasına, ortada, ortaya
between
between you and me söz aramızda
twixt
arasında
English - English
betwixt
{e} between
there's many a slip twixt cup and lip
In any situation, however well planned, something can always go wrong
twixt
betwixt
There's many a slip twixt cup and lip
idiom used to warn not to be too sure of oneself about the result of a plan because things can still go wrong before it is accomplished
twixt
An abbreviation of Betwixt, used in poetry, or in colloquial language
twixt
{e} betwixt, between
twixt
Betwixt. between (betwixt)
'twixt
Favorites