I'll do my best on the test.
- Sınavda elimden gelenin en iyisini yapacağım.
I will do my duty to the best of my ability.
- Yeteneğimin en iyisine göre görevimi yapacağım.
I wish her the very best in her future endeavors.
- Gelecekteki çalışmalarında ona en iyisini diliyorum.
I wish you nothing but the very best.
- Sana en iyisinden başka bir şey dilemiyorum.
Your composition is the best yet.
- Kompozisyonun yine de en iyisi.
He is the best for this project.
- O, bu proje için en iyisidir.
I will take this tie, as it seems to be the best.
- En iyisi olarak görünen bu kravatı alacağım.
In my opinion, German is the best language in the world.
- Bana göre Almanca dünyadaki en iyi dildir.
Administrator and moderators are working for the best language tool, Tatoeba Project.
- Yönetici ve moderatörler en iyi dil aracı Tatoeba Project için çalışıyorlar.
All the best wishes on this wonderful day.
- Bu harika günde bütün en iyi dileklerimle.
Let's wish Tom all the best.
- Tom'a en iyi dileklerimizi dileyelim.
When we started out in 2009, I was convinced that our store would become one of the best in the city.
- 2009'da işe başladığımızda, mağazanın şehirdeki en iyilerden biri olacağına ikna edildim.
It was difficult for me to become a starting player.
- Bir takımın en iyi oyuncusu olmam zordu.
This site is in a toplist. If you found it interesting, please click!
- Bu site en iyiler listesinde. Eğer onu ilginç bulursan, lütfen tıkla!
Tom goes to a top private school.
- Tom en iyi bir özel okula gidiyor.