en iyi

listen to the pronunciation of en iyi
Türkçe - İngilizce
best

Administrator and moderators are working for the best language tool, Tatoeba Project. - Yönetici ve moderatörler en iyi dil aracı Tatoeba Project için çalışıyorlar.

My best friend is a book. - Benim en iyi dostum bir kitaptır.

all the best

Let's wish Tom all the best. - Tom'a en iyi dileklerimizi dileyelim.

I wish you all the best. - Hepinize en iyisini diliyorum.

star

It looks like it will start pouring any second now. Better take an umbrella. - Her an yağmaya başlayacak gibi. En iyisi şemsiye almak.

Starbucks is the best place to buy coffee. - Starbucks kahve satın almak için en iyi yerdir.

(deyim) a-1
top-drawer
superlative
(Konuşma Dili) in the front rank
prime
top-hole
(deyim) a1
ultimate
best of the best
of the best
top hole
champion
of the first water
tops
ace
top

Many top athletes take ice baths after workouts. - Birçok en iyi sporcular egzersizlerden sonra buz banyosu yaparlar.

Tom goes to a top private school. - Tom en iyi bir özel okula gidiyor.

topflight
optimum
tiptop
topnotch
top drawer
firstclass
sunday
damnedest
summumbonum
en iyi ihtimalle
most probably
en iyi ihtimalle
most likely
en iyi ihtimalle
at best
eniyi
optimal
en iyi dileklerimle
best regards

Best regards to your father. - Babana en iyi dileklerimle.

en iyi dileklerimle
with best wishes
EN İYİ
(Askeri) optimal
en iyi şekilde
best

I translated the poem the best I could. - Elimden geldiğince şiiri en iyi şekilde çevirdim.

Time is a precious thing, so we should make the best use of it. - Zaman çok değerli bir şeydir, bu yüzden onu en iyi şekilde kullanmamız gerekir.

en iyi şekilde
ideally
Türkçe - Türkçe
daniska
en iyi