emekli ol

listen to the pronunciation of emekli ol
Türkçe - İngilizce
{f} retiring

A farewell party was held for the executive who was retiring. - Emekli olan bir yönetici için bir veda partisi düzenlendi.

Do you ever think about retiring? - Hiç emekli olmayı düşünüyor musun?

{f} retired

My uncle retired from teaching last year, but he still managed to hang onto a position at the university. - Amcam geçen yıl öğretmenlikten emekli oldu, fakat üniversitede bir görevi hâlâ sürdürebiliyordu.

When John retired, his son took over his business. - John emekli olduğunda, oğlu onun işini devraldı.

retire

His revenue doubled after retirement. - Onun geliri, emekli olduktan sonra iki katına çıktı.

Tom was named the head of the organization after the director retired. - Müdür emekli olduktan sonra Tom kuruluşun başına tayin edildi.

emekli ol