Sana sarılmak için sabırsızlanıyorum.
- I can't wait to hug you.
Sarılmaktan vazgeçtiler.
- They stopped hugging.
Tom Mary'ye sarılmak istiyor.
- Tom wants to hug Mary.
O, ona sarılmak istiyor.
- She wants to hug him.
Herkesin büyük bir kucaklamaya ihtiyacı var.
- Everyone needs a big hug.
Kız arkadaşımın kucaklamayı seven biri olması çok önemli.
- It's crucial for my girlfriend to be a hugger.