elim

listen to the pronunciation of elim
Türkçe - Türkçe
Acınacak, acıklı: "Geçirmiş olduğum elîm sergüzeştin ve sefaletin nihayete ermiş olduğu bir gündü."- Y. K. Beyatlı
(Osmanlı Dönemi) acı veren, çok acıklı, üzüntü veren
Acınacak, acıklı
ELİM
(Osmanlı Dönemi) (Elime) Acı veren, acıtan, ağrıtan. Çok şiddetli ağrı veren
elim