elevation

listen to the pronunciation of elevation
İngilizce - Türkçe
{i} yükseltme
{i} yükseklik

Yükseklik arttıkça hava basıncı düşer. - As elevation increases, air pressure decrease.

Alman Alpleri'nde ağaçların bittiği yer yaklaşık 1800 metre yükseklikte yer almaktadır. - The treeline in the German alps lies at an elevation of about 1800 meters.

{i} kaldırma
{i} yükselti
yükselme
(Bilgisayar) bakış açısı
(Tıp) elevasyon
yer üstü
(Askeri) nişangah açısı
(Askeri) yükseliş açısı
düzey
(Televizyon) yükseltme açısı
(Denizbilim) yükselim
görünüş
tümsek
kot
deniz seviyesine oranla yükseklik
terfi
(Askeri) NİŞANGAH AÇISI: Bir silah mesafece tevcih edildiği zaman namlu ağzını hedefe bağlayan hat (toprak açısı hattı) ile namlu ekseni uzantısı (yükseliş hattı) arasında kalan düşey açı. Buna "angle of elevation"de denir
{i} moral verme
yükseklik/asalet/yükselme
{i} dikey kesit
{i} coğr. yükselti
{i} irtifa

Ölüm Vadisinin irtifası nedir? - What is the elevation of Death Valley ?

En yüksek irtifası olan devletin başkenti neresidir? - What is the capital of the state with the highest elevation ?

yükseklik/rakım
binanın irtifaen suret ve şekli
{i} eğim
seviye
küsmek
cephe
elevation angle
(Askeri) rakım
elevation angle
(Askeri) yükseliş açısı
elevation angle
görüş açısı
elevation circle
(Askeri) yükseliş kadranı
elevation guidance
(Askeri) yükseliş rehberi
elevation quadrant
(Askeri) yükseliş kadranı
elevation quadrant
(Askeri) yükseliş açı aleti
elevation angle
yükselme açısı
elevation indicator
yükselti kadranı
elevation of boiling point
kaynama noktası yükselimi
elevation plane
yükseltme yüzeyi
elevation strobe
yükselme stroboskopu
elevation table
yükselti çizelgesi
elevation view
yükseklik görünümü
elevation center
(Denizbilim) terfi merkezi
elevation circle
(Askeri) YÜKSELİŞ KADRANI: Bir silah namlusunun yükseliş açısını gösteren dairevi ıskala
elevation difference
(Askeri) yükseliş farkı
elevation difference
(Askeri) YÜKSELİŞ FARKI: Atış esaslarının bir esas topa veya başka bir esas noktaya göre alındığı hallerde, her topa uygulanması gereken yükseliş farkı
elevation display board
(Askeri) yükseliş kayıt tahtası
elevation display board
(Askeri) YÜKSELİŞ KAYIT TAHTASI: Bak. "display board"
elevation drawing
kesit resmi
elevation guidance
(Askeri) YÜKSELİŞ REHBERİ: Bir uçağın pilot veya otomatik pilotunun, gerekli alçalma yolunu takip etmesini sağlayıcı bilgi
elevation indicator
(Askeri) YÜKSELİŞ AHİZESİ: Deniz toplarında aynı işi gören cihaz
elevation indicator regulator
(Askeri) yükseliş tanzim kadranı
elevation mechanism
(Askeri) yükseliş tertibatı
elevation mechanism
(Askeri) irtifa donanımı
elevation mechanism
(Askeri) YÜKSELİŞ TERTİBATI, İRTİFA DONANIMI (DZ.): Bak. "elevating mechanism"
elevation mechanism
(Askeri) yükselme mekanizması
elevation of security
(Askeri) EMNİYET YÜKSEKLİĞİ: Dost birliklerin üzerinden, güvenliklerini tehlikeye sokmadan ateş açılabilen asgari yükseklik. Bu kavram yalnızca düz bir uçuş yoluna sahip belirli teçhizat için geçerli olabilir
elevation of security
(Askeri) emniyet yüksekliği
elevation of the ground
tabanın yükseltilmesi
elevation quadrant
(Askeri) YÜKSELİŞ KADRANI, YÜKSELİŞ AÇI ALETİ: Görmeden yapılan atışta, silahı yükseliş bakımından tevcih etmeye yarayan alet, istenilen yükseliş, kadran üzerinde bağlanır ve göstergeler bir hizaya gelinceye kadar namluya yükseliş verir. Ayrıca bakınız: "gunner's quadrant" ve "quardant"
elevation scale
(Askeri) YÜKSELİŞ KILICI: Deniz topçuluğunda aynı işi yapan ıskala
elevation stop
(Askeri) YÜKSELİŞ TAHDİT ÇENESİ: Bir top veya diğer bir teçhizat üzerinde bulunan bir parça. Bu parça, top veya teçhizatın belirli hadler dışında alçalıp yükselmesine engel olur
elevation stop
(Askeri) yükseliş tahdit çenesi
elevation table
(Askeri) YÜKSELİŞ ÇİZELGESİ: Topa tatbik edilecek yükseliş tanzimleri ile birlikte bu yükselişlere tekabül eden mesafeleri de veren atış çizelgesi
elevation table
(Askeri) yükseliş çizelgesi
elevation tint
(Askeri) Bak. "hypsometric tinting" Yükseklik renkleri. "Hypsometric tinting" - Hipsometri renklerine bak
elevation tracking telescope
(Askeri) yükseliş takip teleskobu
elevation tracking telescope
(Askeri) YÜKSELİŞ TAKİP TELESKOPU: Hareket halindeki bir hedefi yükseliş bakımından takip etmekte kullanılan optik bir alet
elevation view
cephe görünüşü
boiling point elevation
(Gıda) kaynama noktası yükselmesi
crest elevation
krest kotu
screening elevation
(Askeri) yükseliş açısı
capillary elevation
kapiler yükselme
capillary elevation
kılcal yükselme
front elevation
önden görünüş
front elevation
bina ön cephesi
natural elevation
doğal yükseklik
side elevation
yan görünüş
side elevation
yandan görünüş
Society for the Elevation of Kurdistan
Kürdistan Teali Cemiyeti, which was founded in İstanbul in 1918
boiling point elevation
kaynama noktası yükselimi
flow elevation
(Mühendislik) Akar kot
front elevation
bina on cephesi, önden görünüş
high elevation
(Dağcılık) Yüksek rakım

Glacier lilies are found abundantly from high elevation forest to alpine meadows.

increase in height; elevation; rise
yükseklik artış; yükseklik; artış
adjusted elevation
(Askeri) ayarlanmış yükseklik
adjusted elevation
(Askeri) UYGUN NİŞANGAH: Atış gözetlemesine dayanan, orta vuruş noktası hedef üzerine gelecek şekilde hesaplanmış nişangah açısı. Uygun nişangah, toprak açısı uygun yükseklikten çıkarılarak bulunur
adjusted elevation
(Askeri) uygun nişangah
angle of elevation
(Askeri) NİŞANGAH AÇISI: Başlangıç noktasında toprak açısı hattı ile yükseliş hattı arasındaki düşey açılardan küçüğü. Ayrıca bakınız: "elevation"
apparent elevation
(Askeri) ZAHİRİ YÜKSEKLİK AÇISI: Yeri sesle tespit edilmiş bir hava hedefinin yüksekliğine tekabül eden açı
apparent elevation
(Askeri) zahiri yükseklik açısı
boom elevation
bum yüksekliği
bracketing elevation
(Askeri) ÇATAL YÜKSELİŞ AÇISI: Hem uzun hem kısa düşen atımları veren yükseliş açısı
corrected elevation
(Askeri) DÜZELTİLMİŞ YÜKSELİŞ: Atış cetvelinde düzeltilmiş mesafeye tekabül eden yükseliş
corrected elevation
(Askeri) düzeltilmiş yükseliş
difference in elevation
kot farklı
difference in elevation
seviye farklı
digital terrain elevation data
(Askeri) sayısal arazi yükseklik verisi
firing elevation
(Askeri) ATIŞ YÜKSELİŞ AÇISI: Belirli bir hedefe ateş etmek için topun tevcih edilmesiyle husule gelen dikey açı
firing elevation
(Askeri) atış yükseliş açısı
firing table elevation
(Askeri) ATIŞ CETVELİ YÜKSELİŞ AÇISI: Standart olarak kabul edilen şartlar altında, belli bir mesafeye ateş etmek üzere tevcih edilmiş bir topun ekseni ile yatay satıh arasındaki açı
line of elevation
(Askeri) yükseliş hattı
line of elevation
(Askeri) YÜKSELİŞ HATTI: Uzatılmış namlu ekseni
maximum elevation
(Askeri) AZAMİ YÜKSELİŞ AÇISI: Bir topun tevcih edilebildiği en büyük yükseliş açısı. Bu açı, topun mekanik yapısı ile tahdit edilmiştir
maximum terrain elevation figure
(Askeri) AZAMİ BÖLGE İRTİFAI: Bir hava şeması üzerinde, belirli bir bölgede bulunan azami bölge irtifaı (arazi arızaları hariç)
minimum elevation
(Askeri) en küçük yükseklik
minimum elevation
(Askeri) EN KÜÇÜK YÜKSEKLİK: Bir merminin, silah ile hedef arasında bulunan bir engeli aşabilmesi için, silaha verilen en küçük yükseliş açısı
minimum quadrant elevation
(Askeri) EN KÜÇÜK YÜKSELİŞ: Bir topa, atılan merminin, topun önündeki sütreye çarpmayacağı şekilde verilen yükseklik
minimum water elevation
minimum su kotu
minus elevation
(Askeri) DENİZ SEVİYESİ ALTINDAKİ RAKIM: Bak. "elevation"
plus elevation
(Askeri) DENİZ SEVİYESİ ÜSTÜNDEKİ RAKIM: Bak. "elevation"
quadrant angle of elevation
(Askeri) YÜKSELİŞ AÇISI: Bak "quadrant elevation"
quadrant elevation
(Askeri) YÜKSELİŞ AÇISI: Mermi yolu/yatay taban düzlemiyle hedefe yöneltilmiş namlu ekseni arasındaki açı. Bu yükselişin, mevkii açısının ve tamamlayıcı mevkii açısının cebirsel toplamıdır. Ayrıca bak "angle of departure
rear elevation
arka görünüş
screening elevation
(Askeri) YÜKSELİŞ AÇISI: Bir radar anteni ile radarı maskeleyen tepe noktası arasındaki yükseliş açısı
side elevation
yan kesit
spot elevation
(Askeri) NOKTA RAKIMI: Harita veya şema üzerinde yüksekliği belirtilen bir nokta
touchdown zone elevation
(Havacılık) konma bölgesi yüksekliği
trial elevation
(Askeri) SIRA ATEŞİ YÜKSEKLİĞİ (MESAFESİ): Kara ve deniz hedeflerine yatay ateşte, sıra ateşinin başladığı yükseklik
trial elevation
(Askeri) sıra ateşi mesafesi
trial elevation
(Askeri) sıra ateşi yüksekliği
upstream elevation
memba görünüşü
visual elevation
(Askeri) GÖRÜŞ YÜKSEKLİĞİ: Mermi yoluna yeterli düşüş verebilmek için bir makinalı tüfekten atılan beyaz izli mermi çizgisinin, hedef üzerinde görülmesi icap eden mesafe
visual elevation
görüş yüksekliği
zero elevation
sıfır yüksekliği
zero elevation
sifir yuksekligi
İngilizce - İngilizce
The raising of the host - representing Christ's body - in a mass or Holy Communion service
The condition of being or feeling elevated; heightened; exaltation
The act of raising from a lower place, condition, or quality to a higher; said of material things, persons, the mind, the voice, etc.; as, the elevation of grain; elevation to a throne; elevation to sainthood; elevation of mind, thoughts, or character
The movement of the axis of a piece in a vertical plane; also, the angle of elevation, that is, the angle between the axis of the piece and the line of sight; distinguished from direction
The angle which the style makes with the substylar line
A geometrical projection of a building, or other object, on a plane perpendicular to the horizon; orthographic projection on a vertical plane; called by the ancients the orthography
That which is raised up or elevated; an elevated place or station; as, an elevation of the ground; a hill
The distance of a celestial object above the horizon, or the arc of a vertical circle intercepted between it and the horizon; altitude; as, the elevation of the pole, or of a star
{n} a raising up, exaltation, highth, angle
Vertical distance of a point above or below a reference surface or datum
the act of increasing the wealth or prestige or power or scope of something; "the aggrandizement of the king"; "his elevation to cardinal"
The act of raising from a lower place, condition, or quality to a higher; -- said of material things, persons, the mind, the voice, etc.; as, the elevation of grain; elevation to a throne; elevation to sainthood; elevation of mind, thoughts, or character
drawing of an exterior of a structure (ballet) the height of a dancer's leap or jump; "a dancer of exceptional elevation"
Height above mean sea level (msl)
Vertical distance or height above the Earth's surface Elevation is commonly measured as the height above or below sea level
{i} height of something; altitude above sea or ground level; raising, lifting up; grandeur
The elevation of the consecrated host was an essential element of the celebration of the Mass in the later Middle Ages The chalice was also elevated See Miri Rubin Corpus Christi: The Eucharist in Late Medieval Culture Cambridge: Cambridge University Press, 1991: 49-60 During the time of Margery Kempe the two elevations were standard, as attested to by the chronicle of the abbey of St Albans of 1429: it has been decided in this solemn chapter, that the chalices should be raised at the mass by all [monks], except those weighed down by age or infirmity, who cannot elevate the chalice as it is the custom of priests (Rubin, 56)
The orthographic projection of a vertical element (building wall, façade or detail such as a door or window) onto a vertical picture plane Elevations are identified by compass reference, i e a North Elevation is the view of the wall which faces in a northerly direction
Elevation is given in feet above mean sea level and is a daily average of hourly measures At most sites this will change less than a fraction of a foot over normal operations Elevation is measured in the forebay of a project
The height above mean sea level that water in a reservoir has reached Brazos River Authority and U S Army Corps of Engineers lakes are actually reservoirs, or parts of the Brazos River basin impounded by dams (A free-flowing river is measured in stages, that is, by depth from the river bed to the surface )
A measure of the upward tilt of an Earth Station antenna An Earth Station pointing toward the horizon has zero elevation, while one pointing straight up has a 90-degree elevation
Measures how high land is It is measured from sea level, which is at zero elevation The elevation of Mount Everest is over 26,000 feet
a raised or elevated geological formation
drawing of an exterior of a structure
The distance of a point above a specified surface of constant potential; the distance is measured along the direction of gravity between the point and the surface
The angle in degrees above the horizon toward the zenith or overhead point Sometimes loosely called the "altitude" of a star, but not to be confused with height above sea level Elevation angle is 90 degrees minus the zenith distance (or zenith angle)
Height above the mean sea level Vertical distance above the geoid
drawing of an exterior of a structure (ballet) the height of a dancer's leap or jump; "a dancer of exceptional elevation" distance of something above a reference point (such as sea level); "there was snow at the higher elevations" the event of something being raised upward; "an elevation of the temperature in the afternoon"; "a raising of the land resulting from volcanic activity" angular distance above the horizon (especially of a celestial object)
The vertical distance of a point or object above or below a reference surface or datum (usually mean sea level) Also referred to as altitude or height
distance of something above a reference point (such as sea level); "there was snow at the higher elevations"
The height of a point on the Earth's surface above sea level
The act of raising from a lower place, condition, or quality to a higher; said of material things, persons, the mind, the voice, etc
angular distance above the horizon (especially of a celestial object)
The vertical angle used in combination with azimuth to describe the location of an object in the sky An object on the horizon has an elevation of zero An object at the zenith has an elevation of 90°, at which azimuth becomes meaningless
(ballet) the height of a dancer's leap or jump; "a dancer of exceptional elevation"
The height of a point above a plane of reference Generally refers to the height above sea level See datum
The angle measured in the local vertical plane between the satelliteand the local horizon It is the vertical co-ordinate that is used to align a satellite antenna See also Azimuth
The measure of height with respect to a point on the earth's surface above mean sea level Sometimes referred to as station elevation
The movement of the axis of a piece in a vertical plane; also, the angle of elevation, that is, the angle between the axis of the piece and the line o&?; sight; distinguished from direction
A geometrical projection of a building, or other object, on a plane perpendicular to the horizon; orthographic projection on a vertical plane; -- called by the ancients the orthography
the height of an area above sea level
In architecture, a drawing of the side of a building which does not show perspective
The vertical distance of a point above mean sea level or relative to another datum (4)
The raising of the Host - representing Christs body - in a mass or Holy Communion service
An elevation is a piece of ground that is higher than the area around it. see also elevate
the highest level or degree attainable; "his landscapes were deemed the acme of beauty"; "the artist's gifts are at their acme"; "at the height of her career"; "the peak of perfection"; "summer was at its peak"; " catapulted Einstein to the pinnacle of fame"; "the summit of his ambition"; "so many highest superlatives achieved by man"; "at the top of his profession"
A drawing of the walls of one side of a building, either interior or exterior, with all lines drawn to a scale to show true vertical and horizontal dimension; also used in reference to the vertical plane of a building, as in the 'west elevation'
In architecture, an elevation is the front, back, or side of a building, or a drawing of one of these. the addition of two-storey wings on the north and south elevations
as, the elevation of grain; elevation to a throne; elevation of mind, thoughts, or character
the event of something being raised upward; "an elevation of the temperature in the afternoon"; "a raising of the land resulting from volcanic activity"
The elevation of a place is its height above sea level. We're probably at an elevation of about 13,000 feet above sea level. = altitude
1 Angular distance of a celestial object above the horizon plane, measured on a great circle passing through the object and the zenith Synonymous with the altitude angle 2 In surveying, a height above mean sea level
Condition of being elevated; height; exaltation
A flat scale drawing of the front, side, or rear of a building The height above surface of the earth or the vertical distance from a given reference point
Height above mean sea level Vertical distance above the geoid
elev
el
elevation view
An elevation (view) is an orthographic projection of a 3-dimensional object from the position of a horizontal plane beside an object. In other words, an elevation is a side-view as viewed from the front, back, left or right
elevation angle
angle of incline
elevation point
mark on a map which indicates the highest point (above the earth's surface, sea level, etc.)
elevation scale
mechanism on the rear site of a gun which may be adjusted according to the distance of a target
Arkansas elevation
{slang}} A shooter's adjustment by aiming higher than the target's position in the sight to allow for the bullet's drop during travel rather than adjusting the sight
Elevation.
raising
elevations
Scale drawings which show a vertical view of scenery--often front, side or back views
elevations
Drawings of all external, vertical views of the house showing all windows, wall finishes, roof pitches, finishes and constructions, ceiling heights and Porches/Verandas
elevations
The exterior view of a home design that shows the position of the house relative to the grade of the land
elevations
plural of elevation
natural elevation
a raised or elevated geological formation
quadrant elevation
angle at which a ballistic device is flown in order to hit the target
elevation