Genç adam zarif giyinmişti.
- The young man was dressed elegantly.
Bugün Mary zarif dekoratif gözlük takıyor.
- Today Mary is wearing elegant decorative glasses.
Juan'ın gömleği benimki kadar şık.
- Juan's shirt is as elegant as mine.
Çok şık görünüyorsun.
- You look very elegant.
Brownlar kibar ve mutlu bir ailedir.
- The Browns are an elegant and happy family.
Partide herkes onu zerafeti tarafından cezbedildi.
- Everybody at the party was charmed by her elegance.
Bir güzellik salonunda hoş ve mutlu bir zaman geçirmeye ne dersin?
- How about spending an elegant and blissful time at a beauty salon?
Beşinci sokak güzel bir sokaktır.
- Fifth Avenue is an elegant street.
Bir güzellik salonunda hoş ve mutlu bir zaman geçirmeye ne dersin?
- How about spending an elegant and blissful time at a beauty salon?
The simple dress had a quiet elegance.
The bride was elegance personified.
The proof of the theorem had a pleasing elegance.