Dayım bizim için yeni bir TV seti getirdi.
- My uncle brought a new TV set for us.
Dayım ona bir hediye verdi.
- My uncle gave him a present.
Amcamın cadde boyunca bir mağazası var.
- My uncle has a store along the street.
Amcam bana bir hediye verdi.
- My uncle gave me a present.
Önümüzdeki ay Bostan'daki eniştemi ziyaret edeceğim.
- I'll visit my uncle in Boston next month.
Tom'un üç eniştesi var.
- Tom has three uncles.