Ben, yakalanmadan önce Tom'un yıllardır Amerika'ya uyuşturucu ticareti yaptığını duydum.
- I heard that Tom had been smuggling drugs into America for years before he got caught.
Tom uyuşturucu kullanmaz.
- Tom doesn't use drugs.
Hastalıklarla mücadele etmek için doktorlar ilaçlar öneriyor.
- Doctors suggest drugs to fight diseases.
İlaçlar modern toplumun bir kanseridir.
- Drugs are a cancer of modern society.
Hastalıklarla mücadele etmek için doktorlar ilaçlar öneriyor.
- Doctors suggest drugs to fight diseases.
Kanser için en iyi ilaç nedir?
- What's the best drug for that cancer?
En yakın eczane nerede?
- Where is the nearest drugstore?
Eczane yolun sonunda.
- The drugstore is at the end of this road.
Tom uyuşturucu kullanmaz.
- Tom doesn't do drugs.
Polisi büyük bir uyuşturucu operasyonunu ortaya çıkardı.
- The police uncovered a major drug operation.
Adam uyuşturucu bulundurmaktan hapiste 3 yıl geçirdi.
- Adam spent 3 years in jail for drug possession.
Mahkûm uyuşturucu satıcısı ölüm cezasını ömür boyu hapis cezasına düşürtmek için yetkililere boyun eğmeye istekliydi.
- The convicted drug dealer was willing to comply with the authorities to have his death sentence reduced to a life sentence.
Gemi özenle arandı ama hiçbir uyuşturucu maddesi bulunmadı.
- The ship was searched thoroughly, but no illegal drugs were found.
Kazananlar uyuşturucu madde kullanmaz.
- Winners don't use drugs.
Fadıl, Leyla'yı uyuşturmak için güçlü bir sakinleştirici kullandı.
- Fadil used a powerful sedative to drug Layla.
You look like someone drug you behind a horse for half a mile.
We were somewhere around Barstow on the edge of the desert when the drugs began to take hold.
She suddenly felt strange, and only then realized she'd been drugged.
The revenues from both brand-name drugs and generic drugs have increased.
... but Tim a nobody buys it but the drugs the whole company down market suddenly ...
... How do I get the drugs delivered? ...