draggy

listen to the pronunciation of draggy
İngilizce - Türkçe
sıkıcı
tiresome
{s} yorucu

Bunun yorucu olacağını sana söyledim. - I told you that this would become tiresome.

Önceleri iş, Tom'a iyi göründü fakat daha sonra iş yorucu oldu. - At first the job looked good to Tom, but later it became tiresome.

tiresome
{s} bıktırıcı
tiresome
sırnaşık
tiresome
can sıkıcı

Arkadaşın can sıkıcı. - Your friend is tiresome.

tiresome
sıkıcı

Arkadaşın can sıkıcı. - Your friend is tiresome.

Çok sıkıcı oluyorsun. - You're getting very tiresome.

tiresome
bezdirici
tiresome
sinir edici
tiresome
tiresomeness yoruculuk
tiresome
usandırıcı/yorucu
İngilizce - İngilizce
tiresome
boring; dull
moving or developing very slowly
{s} sluggish, dull, slow-moving
draggy