Oğlanlar kızların yurtlarına giremezler.
- Boys can't enter the girls' dormitories.
Benim üniversitemin yurtları var.
- My university has dormitories.
Yurt kurallarına uymalısın.
- You must observe the rules of the dormitory.
Onun kaldığı yurtta yemekler çok iyi.
- The food is very good in the dormitory where he lives.
Bu iki çocuk aynı yatakhane odasını paylaşır.
- Those two boys share the same dormitory room.