Tom yavaşça kapı topuzunu döndürdü.
- Tom turned the doorknob slowly.
O kapı topuzuna dokunma.
- Don't touch that doorknob.
O, abartılı bir inleme çıkardı ve elini kapı tokmağına koydu.
- He let out an exaggerated groan and put his hand on the doorknob.
O, kapı tokmağını yavaşça çevirdi.
- She turned the doorknob slowly.
Karanlıkta kapı kolunu el yordamıyla aradı.
- He groped for the doorknob in the dark.
Tom, kapı kolunu çevirdi.
- Tom turned the doorknob.
O, sol eli ile kapı kolunu çevirdi.
- He turned the doorknob with his left hand.
Tom, kapı kolunu çevirdi.
- Tom turned the doorknob.
I found the mouse who lived in our wall, lying on his back with his feet in the air—as dead as a doorknob.