Erkek kardeşim bana sevimli bir oyuncak bebek verdi.
- My brother gave me a charming baby doll.
Erkek kardeşim bana sevimli bir oyuncak bebek verdi.
- My brother gave me a cute baby doll.
Erkek kardeşim bana sevimli bir oyuncak bebek verdi.
- My brother gave me a cute doll.
Erkek kardeşim bana sevimli bir oyuncak bebek verdi.
- My brother gave me a charming baby doll.
O! run, Doll, run; run, good Doll.
She's all dolled up and nowhere to go.
The tornado flung the man around like a rag doll.