Çoğu onun tavsiyeye dirençli olduğuna ikna olmuş.
- Many are convinced that he is resistant to advice.
Bazı kişiler, HIV enfeksiyonuna karşı dirençli gibi görünüyorlar.
- Some persons appear to be resistant to HIV infection.
Ben soğuğa karşı dayanıklıyım.
- I am resistant to cold.
Bu bakteri penisiline karşı dayanıklıdır.
- This bacterium is resistant to penicillin.
İnsanlar bazen değişmeye karşı koyandır.
- People are sometimes resistant to change.