Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

disquisition, inquiry

listen to the pronunciation of disquisition, inquiry
İngilizce - Türkçe

disquisition, inquiry teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

examination
tetebbu
examination
{i} sınav

Dikkatsiz olduğu için, o, bir sınavı asla geçemedi. - Careless as she was, she could never pass an examination.

Bay White sınavda kopye çektiği için çocuğu cezalandırdı. - Mr White punished the boy for cheating on the examination.

examination
give an examination imtihan etmek
examination
{i} teftiş
examination
{i} yoklama
examination
{i} muayene

Biz muayenenin sonucunu alana kadar bekleyin lütfen. - Please wait until we get the results of the examination.

Siz de muayene için hazırlanabilirsiniz. - You may as well prepare for your examination.

examination
{i} sınav, imtihan
examination
pass an examination imtihan vermek
examination
sınav yapmak
examination
(Tıp) Muayene, hastalığı teşhis maksadiyle hastayı muayene etme
examination
sorgu
examination
postmortem examination otopsi
examination
{i} huk. sorgu
examination
{i} inceleme

Dan saçın mikroskobik incelemesini yaptı. - Dan performed a microscopic examination of the hair.

Öğretmen sınav kağıtlarını incelemekle meşgul. - The teacher is busy looking over the examination papers.

examination
examination paper imtihan kâğıdı
examination
{i} soruşturma
examination
{i} tahkikat
examination
sınavı geçmek

Sınavı geçmek için elimden geleni yapacağım. - I will do my best to pass the examination.

Sınavı geçmek için çok çalıştı. - He worked hard in order to pass the examination.

İngilizce - İngilizce
{n} examination