Gerçekten bunun için havamda değilim.
- I'm really not in the mood for this.
Tom konuşmak için havasında görünmüyor.
- Tom seems to be in no mood to talk.
Tom yorgun ve kötü bir ruh hali içindeydi.
- Tom was tired and in a bad mood.
O kötü bir ruh hali içinde.
- She is in a bad mood.