dilimleme

listen to the pronunciation of dilimleme
Türkçe - İngilizce
slicing

Food processors are convenient for slicing vegetables. - Mutfak robotları sebze dilimlemek için uygundur.

Mandolines are convenient for slicing vegetables. - Mandolinler sebze dilimleme için uygundur.

The action of the verb to slice
present participle of slice
a golf shot that curves to the right for a right-handed golfer; "he took lessons to cure his slicing"
the act of cutting into slices
{i} act of cutting into broad thin pieces; act of cutting across or cutting into
dilimlemek
slice
dilimleme aleti
slicer
dilimleme makinesi
slicer
dilimleme makinesi
shredder
dilimlemek
cut up
dilimlemek
carve
dilimlemek
slice up
süre dilimleme
(Bilgisayar,Teknik) time slicing
dilimle
{f} slicing

Tom cut himself while slicing onions. - Tom soğanları dilimlerken kendini kesti.

Tom accidentally cut his hand when he was slicing carrots. - Tom havuçları dilimlerken kazara elini kesti.

dilimle
{f} slice

Tom sliced the tomatoes. - Tom domatesleri dilimledi.

Tom sliced the banana with a knife. - Tom bir bıçakla muzu dilimledi.

dilimlemek
cut
dilimlemek
separate into segments
dilimlemek
shred
dilimlemek
to slice, cut into slices; to section (a citrus fruit)
dilimlemek
to slice, to cut into slices
dilimlemek
chip
dilimlemek
cut into slices
dilimlemek
whang
mikroskobik dilimleme aleti
microtome
zaman dilimleme
time slicing
Türkçe - Türkçe
Dilimlemek işi
dilimlemek
Dilimlere ayırmak, dilim dilim etmek
dilimleme