She wished she had been born twenty years earlier.
- O, yirmi yıl önce doğmuş olmayı diledi.
It's an American tradition to make a wish on your birthday.
- Doğum gününde dilek tutmak bir Amerikan geleneğidir.
Tom wished he had a decent job.
- Tom düzgün bir işi olmasını diledi.
I wish I were what I was when I wished I were what I am.
- Keşke olduğum gibi olmayı dilediğim zaman olduğum gibi olsam.
I named my daughter Nairu wishing her long life.
- Ona uzun bir ömür dileyerek kızıma Nairu ismini verdim.
I never see a library without wishing I had time to go there and stay till I had read everything in it.
- Bir kütüphane görünce, gidip içindeki her şeyi okuyana kadar orada kalmayı dilemediğim olmamıştır.
Beggars can't be choosers.
- Dilenciler seçici olamaz.
I must beg your pardon.
- Ben sizden özür dilemeliyim.