dikkat çekme

listen to the pronunciation of dikkat çekme
Türkçe - İngilizce
(Pisikoloji, Ruhbilim) attention getting
conspicuousness
pay attention
dikkat çekmek
stand out
dikkat çekmek
attract attention

Tom likes to attract attention. - Tom dikkat çekmekten hoşlanıyor.

I did not want to attract attention. - Ben dikkat çekmek istemiyordum.

dikkat çekmek
point out

Sorry, but I want to point out a few errors. - Üzgünüm ama birkaç hataya dikkat çekmek istiyorum.

dikkat çekmek
{f} fix
dikkat çekmek
draw attention

I would therefore like to draw attention to the Report of the Committee on Invisible Members of Parliament. - Bu sebeple, Komite'nin Parlamento'nun Görünmez Üyeleri hakkındaki raporuna dikkat çekmek isterim.

She wears flamboyant clothes to draw attention. - O, dikkat çekmek için süslü giysiler giyer.

dikkat çekmek
remark
dikkat çekmek
attract notice
dikkat çek
attract attention
dikkat çekmek
point to
dikkat çekmek
take attention
dikkat çek
highlight
dikkat çekmek
call attention to

Tom didn't want to call attention to himself. - Tom kendine dikkat çekmek istemiyordu.

dikkat çekmek
to attract attention

I did not want to attract attention. - Ben dikkat çekmek istemiyordum.

Tom didn't want to attract attention. - Tom dikkat çekmek istemiyordu.

dikkat çekme