devim

listen to the pronunciation of devim
Türkçe - İngilizce
movement, motion devinim
motion
act of moving
movement
movement, motion, action, flux
action
kinesis
dev
giant

That's one small step for a man, one giant leap for mankind. - Bu, bir kişi için küçük bir adımdır ama insanlık için dev bir sıçramadır.

Those shadows appeared in a way like giant dinosaurs, with a long neck and a very big jaw without teeth. - Bir bakıma uzun boyunlu ve dişsiz çok büyük çenesi olan dev dinozorlar gibi şu görüntüler ortaya çıktı.

dev
{s} huge

The experiment was a huge success. - Deney devasa bir başarıydı.

The huge tanker has just left the dock. - Dev tanker az önce rıhtımdan ayrıldı.

dev
goliath
dev
ogre
dev
monstrous
Dev
ogres
dev
supermassive
dev
colossus
dev
(dişi) giantess
dev
something that is huge
dev
giant, colossus; gigantic, monstrous, colossal
dev
kingsize
dev
colossal

What a colossal waste of time! - Ne devasa bir zaman kaybı!

A colossal earthquake ripped through the city. - Devasa bir deprem şehrin içinden yardırıp gitti.

dev
massy
dev
monster

It's a monster storm. - Dev gibi bir fırtına.

Layla thinks that dingoes are huge monsters. - Leyla dingoların devasa canavarlar olduğunu düşünüyor.

dev
titan
dev
person or thing of enormous size
dev
{s} cyclopean
Türkçe - Türkçe
Devinim
devim bilimi
Dinamik
DEV
(Osmanlı Dönemi) şeytan, ifrit, cin.DE'V : Aldatmak, hud'a
Dev
(Osmanlı Dönemi) MÜSTETAB
Dev
(Osmanlı Dönemi) EHRAMEN
dev
Çok büyük, çok önemli
dev
Olağanüstü irilikte olan
dev
Olağanüstü irilikte olan: "Dev vücudu içinde bir genç kız hassasiyeti taşıyor."- Y. Z. Ortaç. Çok büyük, çok önemli
dev
Korkunç, çok iri ve olağanüstü güçlü masal yaratığı
uza devim
Fiziksel etkili medyumların gerçekleştirdiği öne sürülen olaylardan biri olan, nesnelerin dokunulmaksızın hareket edişi, telekinezi
öz devim
Endüstride, yönetim ve bilimsel işlerde insan aracılığı olmadan işlerin otomatik olarak yapılması, otomasyon
devim