device consisting of the parts on which something can slide along

listen to the pronunciation of device consisting of the parts on which something can slide along
İngilizce - Türkçe

device consisting of the parts on which something can slide along teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

runner
{i} atlet

O elinden geleni yaptı ama kısa sürede böyle bir hızlı atlet ile rekabet edemeyeceğini gördü. - He did his best but soon saw that he could not compete with such a fast runner.

Biz Afrikalılar mükemmel atlet ve koşucularız. - We Africans are excellent athletes and runners.

runner
(Askeri) yaya haberci
runner
(Ticaret) müteahhit
runner
(Ticaret) akar
runner
ayakçı
runner
kirişleme
runner
kızak demiri
runner
{i} haberci
runner
{i} (Botanik) sürüngen sap
runner
{i} koşucu

Jane iyi bir koşucu olmasa da, o çok hızlı yüzebilir. - Though Jane is not a good runner, she can swim very fast.

Tom en iyi koşucudur. - Tom is the best runner.

runner
{i} İng., k.dili. çalıfasulyesi
runner
{i} palanga ipi
runner
{i} yol halısı
runner
ray/filiz/ulak/koşucu
runner
(isim) koşucu, atlet, yarışçı, yarış atı, ulak, haberci, çığırtkan, dağıtıcı, kaçakçı, ray, çark, saban demiri, palanga ipi
runner
{i} ayak işlerini yapan kimse, ayakçı
runner
{i} dağıtıcı
runner
yerde kökler salarak uzanan bitki veya bu bitkinin sapı
runner
{i} çığırtkan
İngilizce - İngilizce
runner-
runner
device consisting of the parts on which something can slide along

    Heceleme

    de·vice consisting of the parts on which some·thing Can slide a·long

    Türkçe nasıl söylenir

    dîvays kınsîstîng ıv dhi pärts ôn hwîç sʌmthîng kın slayd ılông

    Telaffuz

    /dəˈvīs kənˈsəstəɴɢ əv ᴛʜē ˈpärts ˈôn ˈhwəʧ ˈsəmᴛʜəɴɢ kən ˈslīd əˈlôɴɢ/ /dɪˈvaɪs kənˈsɪstɪŋ əv ðiː ˈpɑːrts ˈɔːn ˈhwɪʧ ˈsʌmθɪŋ kən ˈslaɪd əˈlɔːŋ/