Tom bir yazılım geliştiricisi.
- Tom is a software developer.
Sen bir makine mühendisisin ve ben bir yazılım geliştiricisiyim
- You are a mechanical engineer and I am a software developer.
Yeni bir makine geliştirmek için çok çalıştılar.
- They worked hard in order to develop a new machine.
Sosyal garip insanlar güvensizlikleri geliştirmek eğilimindedir.
- Socially awkward people tend to develop insecurities.
Türkiye gelişmekte olan bir ülkedir.
- Turkey is a developed country.
Japonya gelişmekte olan ülkelere 2 milyar yenlik bir yardım paketini taahhüt etti.
- Japan guaranteed a 2 billion yen aid package to developing countries.
Eğitim potansiyel yeteneklerini geliştirmeyi amaçlamaktadır.
- Education aims to develop potential abilities.
Lojban'ın geliştirilmesinde, dili ilk aşamasından beri tarafsız tutmak için çabalar tutarlı olarak yapılmıştır.
- In the development of Lojban, efforts were consistently made since the initial phase to keep the language culturally neutral.
Uygulama geliştiricileri bir fonksiyonel programlama dili kullanmaya karar verdi.
- Application developers decided to use a functional programming language.
Please develop this roll of film.
I need to develop my white-square bishop.
Let's see how things develop and then make our decision.
... about developer tools. ...
... and from Google Developer Group New Delhi. ...