destitute of hope; having no expectation of good; despairing

listen to the pronunciation of destitute of hope; having no expectation of good; despairing
İngilizce - Türkçe

destitute of hope; having no expectation of good; despairing teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

hopeless
{s} umutsuz

O kadar umutsuz değilsin. - You're not that hopeless.

Ona bunun umutsuz olduğunu söyle. - Tell her this is hopeless.

hopeless
ümitsiz

Lee durumun ümitsiz olduğunu kabul etmedi. - Lee did not agree that the situation was hopeless.

Sen gerçekten ümitsizsin. - You really are hopeless.

hopeless
umarsız
hopeless
devasız
hopeless
beceriksiz
hopeless
kötü
hopeless
boşuna
hopeless
yeteneksiz
hopeless
işe yaramaz
hopeless
yararsız
hopeless
{s} ümit vermeyen
hopeless
{s} umut vermeyen
İngilizce - İngilizce
hopeless

I am a woman, friendless, hopeless. -Shakspeare.

destitute of hope; having no expectation of good; despairing