O, yorgun olduğu gerçeğine rağmen çalışmaya devam etti.
- In spite of the fact that he was tired, he continued working.
Onun zengin olduğu gerçeğine rağmen, o fakir olduğunu söylüyor.
- In spite of the fact that she's rich, she says she's poor.
... this despite the fact that he's now taller than me. ...