despite that; however

listen to the pronunciation of despite that; however
İngilizce - Türkçe

despite that; however teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

though
-diği halde, ise de; -e rağmen/karşın: Though they know he's a fool, they still like him. Aptal olduğunu bilmelerine rağmen onu
though
conj. gerçi
though
(bağlaç) gerçi, olduğu halde, karşın, rağmen, olsa da, sa bile
though
her ne kadar, her ne halde
though
karşın

Kaybolma ihtimalimize karşın, yönleri yazmayı düşündüm. - We thought we would write out the directions, in case you got lost.

Jim ile hiç karşılaşmamış olmama karşın, ben hemen onu ayırt ederim. - Though I had never met Jim, I could pick him out right away.

though
-e rağmen
though
-e karşın
though
-diği halde
though
ise de
though
güya
though
halde

Bay Smith, söz verdiği hâlde henüz dönmedi. - Mr. Smith hasn't turned up yet though he promised to.

Hava kötü olduğu halde geldi. - He came even though the weather was bad.

though
-se bile
though
herşeye rağmen
though
yine de

O, kötü havaya rağmen yine de geldi. - He came even though the weather was bad.

O, kötü havaya rağmen yine de geldi. - She came even though the weather was bad.

though
karamazdan
though
gerçi

Sanırım Tom Fransızca konuşabilir. Hatalı olabilirim gerçi. - I think Tom can speak French. I could be wrong, though.

Sen Meksikalı değil misin? Evet, gerçi şimdi Arjantin'de yaşıyorum. - Aren't you Mexican? Yes, though now I live in Argentina.

though
olsa da

Bir üniversite diplomasına sahip olsa da, Tom hademe olarak çalışır. - Even though he has a college degree, Tom works as a janitor.

Bu, isteğe bağlı olsa da hala ev ödevini yapman gerekiyor. - Even though it's optional, you should still do the homework.

though
rağmen

Fakir olmasına rağmen, o mutluydu. - Though he was poor, he was happy.

O zengin olmasına rağmen mutlu değil. - Though he is rich, he is not happy.

İngilizce - İngilizce
though
despite that; however