Sadece sana şans dilemek istedim.
- I just wanted to wish you luck.
Sadece sana şans dilemek için uğradım.
- I just stopped by to wish you luck.
Onunla evlenmeyi arzu etti.
- He wished to marry her.
Anne babasının arzusunun aksine şarkıcı oldu.
- He became a singer against his parents wishes.
Bu harika günde bütün en iyi dileklerimle.
- All the best wishes on this wonderful day.
Doğum gününde dilek tutmak bir Amerikan geleneğidir.
- It's an American tradition to make a wish on your birthday.
Babanızın çabuk iyileşmesi için isteklerim.
- My wishes for your father's rapid recovery.
İnşallah isteklerin gerçekleşir.
- I hope your wishes will come true.
Keşke olduğum gibi olmayı dilediğim zaman olduğum gibi olsam.
- I wish I were what I was when I wished I were what I am.
Tom'un Mary ile evlenmemiş olmayı dilediği zamanlar olmuştur.
- There were times when Tom wished he hadn't married Mary.
Hanako'nun Taro ile evlenmek istemediği açıktı.
- It was clear that Hanako did not wish to marry Taro.
Romalılar, imparatorluğun çöküşünü istemedi, ama oldu.
- Romans did not wish for the fall of their empire, but it happened.
Jane İngiltere'de sumo görebilmeyi istemektedir.
- Jane wishes she could see sumo in England.
Ken onun İngilizcesini tazelemeyi istemektedir.
- Ken wishes to brush up his English.