descent; gradual decline or fall; uneasy or apprehensive feeling

listen to the pronunciation of descent; gradual decline or fall; uneasy or apprehensive feeling
İngilizce - Türkçe

descent; gradual decline or fall; uneasy or apprehensive feeling teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

sinking
{i} batma

Antina'nın midesinde bir batma hissi vardı. - Antina had a sinking feeling in her stomach.

RMS Lusitania'nın batması uluslararası bir protestoya neden oldu. - The sinking of the RMS Lusitania caused an international outcry.

sinking
{i} batırma
sinking
batış

Ufukta güneşin batışını izledik. - We watched the sun sinking below the horizon.

Titanik'in batışında 1490 ila 1635 kişi öldü. - Between 1,490 and 1,635 people died in the sinking of the Titanic.

sinking
çöküntü
sinking
{f} bat

Tıpkı batan bir gemiyi terkeden fareler gibi. - It's just like rats leaving a sinking ship.

Güneş Batıdan batıyor. - The sun is sinking in the west.

sinking
çökme
sinking
yavaş yavaş ödeme
sinking
batarak
sinking
(isim) düşüş, batış, batırma, dermansızlık, halsizlik, açlıktan dermansızlık, işlevini yitirme, yavaş yavaş ödeme (borç), amorti etme, batma
sinking
{s} azalan
sinking
{i} amorti etme
sinking
{s} amorti eden
sinking
{i} düşüş
sinking
{i} dermansızlık
sinking
{i} açlıktan dermansızlık
sinking
{i} yavaş yavaş ödeme (borç)
sinking
(sıfat) yavaş yavaş kaybolan, zamanla azalan, azalan, amorti eden
sinking
{i} halsizlik
İngilizce - İngilizce
{i} sinking
descent; gradual decline or fall; uneasy or apprehensive feeling