Bu, bankayı soymak için iyi bir zaman.
- This is a good time to rob the bank.
Tom bankayı soymak için Mary ile bir planı tartıştı.
- Tom discussed with Mary a plan to rob the bank.
İki soyguncu bir mağazaya girdi.
- Two robbers broke into a store.
Onun soygunla ilgili yapacak bir şeyi var.
- He has something to do with the robbery.