departure, especially departure from this life; death

İngilizce - Türkçe

departure, especially departure from this life; death teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

Dizlerinin üzerine çöktü ve ölenlerin ruhları için dua etti. - He got down on his knees and prayed for the souls of the deceased.

Fadıl evinde ölü bulundu. - Fadil was found deceased in his apartment.

O, rahmetli babamın bir portresidir. - It's a portrait of my deceased father.

Sık sık rahmetli annemi düşünüyorum. - I often think about my deceased mother.

{f} ölmek

İngilizce - İngilizce

departure, especially departure from this life; death teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı: decease

departure, especially departure from this life; death

Heceleme

departure, es·pe·cial·ly de·par·ture from this life; death

Geçmiş

Favoriler