deneyimsiz

listen to the pronunciation of deneyimsiz
Türkçe - İngilizce
inexperienced

Tom is young and inexperienced. - Tom genç ve deneyimsiz.

Tom is inexperienced and makes extreme statements, but he's not ideological. - Tom deneyimsiz ve aşırı ifadeler yapar ama o ideolojik değildir.

green
ingenuous
unfledged
(deyim) wet behind the ears
fresh-water
layman
untrained
callow
half-baked
inexpert
inexperienced, unskilled, raw, green
unpractised
unsophisticated

Do you think Tom is unsophisticated? - Tom'un deneyimsiz olduğunu düşünüyor musun?

Tom seems unsophisticated. - Tom deneyimsiz görünüyor.

illiterate
unskilled
unpracticed
raw
tyro
tender
fresh
child
ınexperienced
half baked
prentice
unversed
deneyim
experience

From my own experience, illness often comes from sleeplessness. - Benim kendi deneyimlerinden, hastalık çoğunlukla uykusuzluktan kaynaklanıyor.

Because we love you, we are updating Tatoeba to bring you a better user experience. See? We love you huh? - Çünkü biz sizi seviyoruz, daha iyi bir kullanıcı deneyimi getirmek için Tatoeba'yı güncelleştiriyoruz. Gördünüz mü? Biz sizi seviyoruz ha?

deneyimsiz işçi
(Ticaret) unskilled laborer
deneyimsiz işçi
dilutee
deneyimsiz işçi
(Ticaret) threshold worker
deneyimsiz işçi
raw hand
deneyimsiz olarak
illiterately
deneyim
(Askeri,Felsefe) experiment

Our experiment went wrong last week. - Geçen hafta deneyimiz kötü geçti.

Tom likes experimenting. - Tom deneyimi seviyor.

deneyim
practice
deneyim
human experimentation
deneyim
tentative
deneyim
experiencing
deneyim
experimenting

Tom likes experimenting. - Tom deneyimi seviyor.

deneyim
experimentation
deneyim
1.experience
Türkçe - Türkçe
Deneyimi olmayan, tecrübesiz
deneyim
Tecrübe

Ben bunun en iyi yol olduğunu tecrübe ile öğrendim. - Ben bunun en iyi yol olduğunu deneyimle öğrendim.

deneyimsiz