demographic (noun)

listen to the pronunciation of demographic (noun)
İngilizce - Türkçe

demographic (noun) teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

demo
(Bilgisayar) demonstrasyon
demo
demo
demo
{i} gösteri

Sendika gösteriye katıldı mı? - Did the union participate in the demonstration?

1960'larda Japon üniversite öğrencileri tarafından hükümete karşı yapılan gösteriler vardı. - There were demonstrations against the government by Japanese university students in the 1960's.

demo
halk

Demokraside ilk ders halkın iradesine uymaktır. - The first lesson in democracy is to abide by the will of the people.

Demokrasi; halkın, halk için, halk tarafından yönetilmesidir. - Democracy is the government of the people, by the people, for the people.

demo
{i} örgüt toplantısı
demo
{i} ispat

Tartışmayı kaybettiğini açıkça ispatladım. - I have clearly demonstrated that you've lost the argument.

Öğretmen fikri bir deneyle ispat etti. - The teacher demonstrated the idea with an experiment.

demo
{i} gösterme

Muhtemelen insanların gösterilere protesto etmek için değil, sadece kendilerini göstermek için gittiklerini demek istiyor. - He probably meant that people only go to demonstrations to show themselves and not to protest.

Yeteneğini göstermek için bu az bulunur fırsatı en iyi şekilde kullanmalısın. - You should make the most of this rare opportunity to demonstrate your talent.

İngilizce - İngilizce
demo
demographic (noun)