O, şöhrete susamıştır.
- He is thirsty for fame.
Hepimiz çok susamıştık.
- We were all very thirsty.
O aç olduğunu söyledi ve sonra ayrıca susuz olduğunu da ekledi.
- He said he was hungry, and then he added that he was also thirsty.
Tom susuz olduğunu söyledi.
- Tom said that he was thirsty.