Gömülü hazineyi arıyorduk.
- We were looking for buried treasure.
Onun, bütün o karın altında gömülü olduğunu duyuyorum.
- I hear it's buried under all that snow.
Akrotiri, volkanik kül altına gömülmüş bir Bronz çağı yerleşimidir.
- Akrotiri is a Bronze age settlement that was buried under volcanic ash.
Sami arka bahçesinde gömülmüş bir ceset buldu.
- Sami found a body buried in his backyard.
Tom burada gömülmek istediğini söylüyor.
- Tom says that he wants to be buried here.
Nasıl gömülmek istediğini yazdı.
- He wrote how he wished to be buried.
Onlar onu mezarına gömdüler.
- They buried him in his grave.
O, biricik oğlunu gömdü.
- She has buried her only son.