We had unexpected visitors.
- Beklenmedik ziyaretçilerimiz vardı.
Visitors may not feed the animals.
- Ziyaretçiler hayvanları besleyemez.
Visitors to that town increase in number year by year.
- Kasabayı ziyaret edenler yıldan yıla artıyor.
The President of France visited Okinawa.
- Fransa Başkanı, Okinawa'yı ziyaret etti.
I had no visitors today.
- Bugün hiç ziyaretçim yoktu.
We had unexpected visitors.
- Beklenmedik ziyaretçilerimiz vardı.
Sami arrived for his visitation day.
- Sami ziyaret günü için geldi.
Next time I visit San Francisco, I'd like to stay at that hotel.
- San Fransisko'yu bir dahaki ziyaretimde o otelde kalmak istiyorum.
She visits him quite often, but never stays very long.
- O, sık sık onu ziyaret eder, ancak asla uzun kalmaz.
Switzerland is a very beautiful country and well worth visiting.
- İsviçre, çok güzel bir ülkedir ve ziyaret edilmeye değerdir.
I don't like visiting big cities.
- Büyük şehirleri ziyaret etmekten hoşlanmam.
Susie sometimes visits her father's office.
- Susie bazen babasının ofisini ziyaret eder.
She visits us every other day.
- O, gün aşırı bizi ziyaret eder.
May I call on you some day?
- Ben, bir gün sizi ziyaret edebilir miyim?
I think you had better call on him.
- Sanırım onu ziyaret etsen iyi olur.