Visitors may not feed the animals.
- Ziyaretçiler hayvanları besleyemez.
We had unexpected visitors.
- Beklenmedik ziyaretçilerimiz vardı.
I really look forward to your visit in the near future.
- Yakın bir gelecekteki senin ziyaretini gerçekten dört gözle bekliyorum.
I haven't visited the headquarters of Twitter.
- Twitter'ın genel merkezini ziyaret etmedim.
Tom and Mary are expecting visitors this evening.
- Tom ve Mary bu akşam ziyaretçi bekliyorlar.
We had unexpected visitors.
- Beklenmedik ziyaretçilerimiz vardı.
Sami arrived for his visitation day.
- Sami ziyaret günü için geldi.
She visits him quite often, but never stays very long.
- O, sık sık onu ziyaret eder, ancak asla uzun kalmaz.
Tom stayed at a cheap hotel when he visited Boston.
- Tom Boston'u ziyaret ettiğinde ucuz bir otelde kaldı.
The new museum is worth visiting.
- Yeni müze ziyaret etmeye değer.
I remember Fred visiting Kyoto with his mother.
- Fred'in annesiyle birlikte Kyoto'u ziyaret edişini hatırlıyorum.
Lucy sometimes visits May.
- Lucy ara sıra May'i ziyaret eder.
She visits us every other day.
- O, gün aşırı bizi ziyaret eder.
How come you call on us so late at night?
- Nasıl olur da gece öyle geç saatte bizi ziyaret edersin?
I call on him sometimes.
- Ben bazen onu ziyaret ederim.