Let's shackle your feet with silver fetters.
- Gümüş prangalarla ayaklarını zincirleyelim.
Sami shackled Layla with a chain.
- Sami, Leyla'ya zincirle bağladı.
Sami shackled Layla with a chain.
- Sami, Leyla'ya zincirle bağladı.
The dog was chained to the post.
- Köpek direğe zincirlendi.
The dog should be on a chain.
- Köpek zincirlenmelidir.
The dog was chained to the post.
- Köpek direğe zincirlendi.
I was chained to the desk all day.
- Bütün gün masaya zincirlendim.
George put a chain on the dog.
- George köpeğine bir zincir taktı.
The world's tropical rainforests are critical links in the ecological chain of life on the planet.
- Dünyadaki tropikal yağmur ormanları, gezegende yaşamın ekolojik zincirine kritik bağlantılıdır.
Let's shackle your feet with silver fetters.
- Gümüş prangalarla ayaklarını zincirleyelim.
I seem to have lost my train of thought.
- Düşünce zincirimi kaybetmiş gibi görünüyorum.
Let's shackle your feet with silver fetters.
- Gümüş prangalarla ayaklarını zincirleyelim.
I want to chain myself to that tree.
- Kendimi şu ağaca zincirlemek istiyorum.
Let's shackle your feet with silver fetters.
- Gümüş prangalarla ayaklarını zincirleyelim.
Sami shackled Layla with a chain.
- Sami, Leyla'ya zincirle bağladı.