zevk al

listen to the pronunciation of zevk al
Türkisch - Englisch
enjoy

Spend money and enjoy life! - Para harca ve hayattan zevk al!

Tom and Mary didn't enjoy walking in the rain. - Tom ve Mary yağmurda yürümekten zevk almadı.

rejoice in
delight in

He took delight in talking with friends. - O, arkadaşları ile konuşmaktan zevk aldı.

{f} relish
bask in