O, bir tasarımcı olmayı umuyor.
- She hopes to become a designer.
Fransızca ve web tasarımı eğitimi alıyorum.
- I'm studying French and web design.
Bu ders kitabı yeni başlayanlar için dizayn edilmiştir.
- This textbook is designed for beginners.
Yağlama sistemi kötü dizayn edilmişti.
- The lubrication system was poorly designed.
Bu tasarım için bulanık renkler kullanmak iyi bir fikir değil.
- Using muddy colors for this design is not a good idea.
Tom bu tasarımı sevmez.
- Tom doesn't like this design.
O, fildişi tasarımlar oydu.
- He carved designs in ivory.
Bu kitap çocuklara nasıl okuyacağını öğretmek için tasarlandı.
- This book is designed to teach children how to read.
Mayuko kendisi için bir elbise tasarladı.
- Mayuko designed a dress for herself.
Bu, o amaç için tasarlanmadı.
- It wasn't designed for that purpose.
Tabak üzerindeki deseni seviyor.
- She likes the design on the plate.
Is this a picture of his own drawing?
- Ist das ein Bild von seiner eigenen Zeichnung?
Clyde made very detailed drawings of his telescopic observations of Jupiter and Mars.
- Clyde fertigte sehr genaue Zeichnungen seiner mit dem Teleskop gemachten Beobachtungen des Jupiter und des Mars an.