We bought a round table.
- Biz bir yuvarlak masa aldık.
Julian wears round glasses like John Lennon's.
- Julian, John Lennon'unki gibi yuvarlak gözlük takıyor.
The ball is round, and the game lasts 90 minutes.
- Top yuvarlaktır ve maç 90 dakika sürer.
The soccer ball is round.
- Futbol topu yuvarlaktır.
Tom circled three names on the list.
- Tom listeden üç ismi yuvarlak içine aldı.