Türkisch - Englisch
Definition von yoz im Türkisch Englisch wörterbuch
- degenerate
- simple, single (flower)
- uncouth, boorish (person)
- (plant) that has gone wild
- degenerate; fallow, unworked, virgin
- (land) that has never been cultivated; virgin (forest, land)
- degenerate; decadent
- (animal) that has become wild and untractable (because it's been allowed to run free)
- fallow
- virgin
- woolly
- wooly
- yoz atmaca
- corruption Sparrowhawk
- yoz atmaca
- (Tabiat Doğa) (kuş, Fam: atmacalar) Levant sparrowhawk
- yoz hayvan
- degenerate
Relevante Übersetzungen
Türkisch - Türkisch
Definition von yoz im Türkisch Türkisch wörterbuch
- Kısır
- Soysuz, yozlaşmış, dejenere
- Doğada olduğu gibi kalarak işlenmemiş olan
- Kaba, adi, bayağı
- Gebe kalmamış hayvan
- Soysuz, yoz
- Serbest olarak araziye bırakılmış kısır hayvan sürüsü
- yavan
- dejenere
- yoz atmaca
- (Kuşbilim) Yoz atmaca veya yaz atmacası (Accipiter brevipes), atmacagiller (Accipitridae) familyasından bayağı atmacadan biraz daha büyük bir atmaca türü