O, Kanadalı bir kızla evlendi.
- He married a Canadian girl.
Onun kız arkadaşı Japon.
- His girlfriend is Japanese.
Kadınlar ve kızlar onunla karşılaşmaktansa caddeyi geçmeyi tercih ederler.
- Women and girls would cross over the street rather than meet him.
Küçük kız güzel bir kadın oldu.
- The little girl grew into a beautiful woman.
Priscilla Chan, Mark Zuckerberg'in sevgilisidir.
- Priscilla Chan is the girlfriend of Mark Zuckerberg.
Gerçeği anlatmak gerekirse o benim sevgilim.
- To tell the truth, she is my girlfriend.
Kız arkadaşına doğru koştum.
- I ran into your girlfriend.
Tom ve kız arkadaşı aynı sınıfta.
- Tom and his girlfriend are in the same class.