Affedersiniz, sakıncası yoksa bunu yineleyebilir misiniz?
- Excuse me, would you mind repeating that?
Sakıncası yoksa ofisime nasıl girdiğini bana söyler misin?
- Would you mind telling me how you got into my office?
Sigara içmemin sizce bir sakıncası var mı?
- Would you mind if I smoked?
Sizinle oturmamın sizce bir sakıncası var mı?
- Would you mind if I sit with you?
Bana bir indirim yapar mısınız?
- Would you give me a discount?
Lütfen takımımıza koçluk yapar mısınız?
- Would you please coach our team?
İngilizce konuşmayı tercih eder misiniz?
- Would you prefer to speak in English?
Bu bavulu taşımama yardım eder misiniz?
- Would you mind helping me carry this suitcase?
Biraz beklemenizin sakıncası var mı?
- Would you mind waiting a moment?
Sütün kalanını içmemin bir sakıncası var mı?
- Would you mind if I drank the rest of the milk?
... dawn on you that you would try to revolutionize ...
... ALAN RUSBRIDGER: That's what I was hoping you would say. ...