yetişmekte

listen to the pronunciation of yetişmekte
Türkisch - Englisch

Definition von yetişmekte im Türkisch Englisch wörterbuch

yetişmekte olan
oncoming
yetiş
got on for
yetiş
get on for
yetiş
{f} overtaken
yetiş
overtook
yetiş
overtake

If you hurry, you will soon overtake her. - Eğer acele edersen yakında ona yetişirsin.

If you hurry, you will overtake him. - Acele edersen ona yetişirsin.

yetiş
catch up

I had to run to catch up with Tom. - Tom'a yetişmek için koşmak zorunda kaldım.

You walk on and I will catch up with you later. - Sen ilerle ve ben sana daha sonra yetişirim.

yetiş
grown at
yetişmekte
Favoriten