I'm reading things like famous novels which have been rewritten in simplified French.
- Basitleştirilmiş Fransızcayla yeniden yazılmış ünlü romanlar gibi şeyler okuyorum.
This should be completely rewritten.
- Bu tamamen yeniden yazılmalı.
The report has been rewritten.
- Raporda yeniden yazıldı.
The teacher told him to rewrite his essay.
- Öğretmen ona denemesini yeniden yazmasını söyledi.
I had to have Tom rewrite the report.
- Tom'a raporu yeniden yazdırmak zorunda kaldım.