When you are driving, you should slow down on corners.
- Araba sürerken virajlarda yavaşlamak zorundasınız.
Tom told me to slow down.
- Tom yavaşlamamı söyledi.
You've slowed us down enough already.
- Zaten bizi yeterince yavaşlattın.
After the first year, the patient's recovery slowed to a standstill.
- Birinci yıldan sonra, hastanın iyileşmesi durma noktasında yavaşladı.