She was about to go to bed when someone knocked on the door.
- Birisi kapıyı çaldığında o yatmaya gitmek üzereydi.
You have to go to bed now.
- Şimdi yatmaya gitmek zorundasın.
It's too early to go to bed.
- Yatmaya gitmek için çok erken.
I usually got to bed about eleven.
- Ben genellikle yaklaşık on birde yatmaya gitmek zorundayım.
I have to go to sleep.
- Yatmaya gitmek zorundayım.