yatarken

listen to the pronunciation of yatarken
Türkisch - Englisch
lying on

He awoke to find himself lying on the bed in the hospital. - Uyandığında kendini hastanede bir yatakta yatarken buldu.

She saw her daughter lying on the sidewalk, unconscious. - O, kızını baygın halde kaldırımda yatarken gördü.

yat
yacht

I often go yachting on weekends. - Hafta sonlarında sık sık yatçılığa giderim.

Many yachts are in the harbor. - Birçok yat limandadır.

yat
lie down

Do you need to lie down? - Yatmamız gerekiyor mu?

Whenever I lie down on my bed and read a book, I fall asleep. - Ne zamam yatağıma uzanıp bir kitap okusam, uykuya dalarım.

yat
go to bed

I'm really tired; I think I'll go to bed. - Çok yorgunum; Sanırım yatacağım.

When do you usually go to bed? - Genellikle ne zaman yatarsın?

yat
went to bed
yat
gone to bed
Englisch - Englisch

Definition von yatarken im Englisch Englisch wörterbuch

Yat
a person of the New Orleans, Louisiana area who speaks with a Yat accent
Yat
a unique collection of dialects of English spoken in New Orleans, Louisiana
yat
A vowel of the Cyrillic and Glagolitic alphabet (Cyrillic capital Ѣ, Cyrillic small ѣ, Glagolitic ⱑ), no longer in current use
yat
A Late Proto-Slavic (Common Slavic) sound usually transcribed as /ě/, subsequently lost in all Slavic dialect
yat
one
Türkisch - Türkisch

Definition von yatarken im Türkisch Türkisch wörterbuch

yat
Kalkan ve zırh gibi korunma aracı. Özel gezinti gemisi: "Seni kendi yatımızda kaptan kıyafetle göremeyeceğim."- R. H. Karay
yat
Kalkan
yat
Kalkan ve zırh gibi korunma aracı
yat
Özel gezinti gemisi
yatarken
Favoriten